Sanayi devrimi, kitle üretimi ile dünya düzenini değiştirip yeni pazarlama kavramlarının doğmasına fırsat vermiştir. Rekabetle birlikte de bugünkü pazarlama ve pazar yönetimi kavramlarının temeli atılmıştır.
Sanayi devriminden sonraki ikinci en önemli olgu ise, insan davranışlarının kurumsal çevredeki öneminin anlaşılmasıdır.
Davranışsal yaklaşım dönemi olarak adlandırabileceğimiz ve Elton Mayo ile arkadaşlarının temelini attığı bu süreçten sonra, bugünkü insan kaynakları ve çağdaş örgütsel davranış dönemlerine gelinmiştir.
Yöneticiler;
Neden çalışanlarım, işleri benim istediğim gibi yapamıyor ?
Neden astlarım deneyimlerimden yararlanıp benim önerdiğim gibi davranmıyorlar ?
Bir çalışanımı uyarınca neden küsüp işten ayrılmaya kalkıyor?
Yeni bir sisteme neden herkes karşı çıkıyor ?
Birine kızınca neden bütün çalışanlar dedikodumu yapıyor ?
Şirketin amaçlarını neden herkes benimsemiyor ?
Müşterileri neden kaçırıyoruz ? gibi sorular soruyorlarsa;
Çalışanlar;
Üstlerim neden beni yeterince dinlemiyor ?
Ben hak ettiğim halde neden arkadaşım terfi ediyor ?
Neden en zor müşteriler hep bana düşüyor ?
İşe girerken bana söylenenle şimdi yaptıklarım neden birbirini tutmuyor ?
Müşteriler neden beni anlamıyor ?
Satmak neden bu kadar zor ? gibi sorular soruyorlarsa;
Etik, İletişim, pazarlama, insan kaynakları yönetimi ve örgütsel davranış çalışmalarının hatırlanma ve hatırlatılma zamanı gelmiş demektir.